13 Aralık 2010 Pazartesi

6.kapı-anahtar

Kızım O benim. Çok güzeldi, doğduğundan beri aşıktım adeta. Dokunmaya kıyamazdım yüzüne. Sivilcesi çıkınca O'ndan önce ben üzülürdüm, güzelliği bozuldu diye.

25 yaşındaydı, ne gerk vardı o kazaya? Yaradanın uyarısı, derdi annem olsa "güzelliği fazla önemsedin, işte böyle oldu..." Biliyorum ben de çok önemli olmadığını, sevdim sadece, benim çocğum, herkesten fazla sevmem normal değil mi? Sır Kapısı senaryolarından birini yaşadık...

Nasıl da özlemişim. Kızgındı bana, görmek istemiyordu o kadar peşinde koşmama rağmen. Eninde sonunda barışacaktık biliyordum. Çünkü sevmekti tek suçum. Elbet beraat edecektim O'nun da gözünde, umuyordum.

Hiçbir şeyini gizlemezdi benden, anne kız değil gibiydik. Çok okurü çok tartışırdık. Her şey hakkında. O'nu doğurduğumda bu kadar bilinçli değildim, ben O'nu fiziksel olarak büyütürken O da beni zihinsel olarak büyüttü.

Fahişelik yaptığını söylediğinde ilk kez tokat atmıştım yüzüne. Elimi havaya kaldırdığım andan itibaren de pişman oldum zaten yaptığımdan. Yine de O'na göstermedim pişmanlığımı, anneliğim tuttu birden... 23 yaşından sonra annelik yapmaya kalkarsan takmaz tabi seni...

Üniversite mezunuydu. "Aptal" olmadığını, onun bunun şirketine para kazandırmak için köle olmayacağını, az çalışarak zevk alarak çok para kazanacağını söyledi. "Mühendisliğe girerek hayatımın son aptallığını yaptım, bundan sonra ben hükmedeceğim kadere!"

Kısa süre küstük o zaman, ama sonradan fark ettim ki mutlu, uzatmadım. yine de sonradan yorulacağını, çabuk yaşlanacağını, hayattan bıkacağını düşündüğüm için endişeliydim. bu yüzden elimde olmadan- eskisi gibi neşeli olamıyordum. Sıkıldı yanımda, Esin'le eve çıktılar. Bikaç kez gittim, kapıya çıkmadı, aradım, telefonlarıma cevap vermedi.

Hep aklımdaydı.
İşte şimdi yüzü sargılar içinde, bilinçsizce yatıyor. O turuncu kıvırcık saçları görünmüyor. Çilleri sargının altında kalmış. Yine de bi sanat eserinden farksız ve güzel benim kızım. Pınar'ım. Odasının dışındayım. Beni görünce kötüleşmesinden korkuyorum.

Ama korkmayanlar var. O gerizekalı eski sevgilisi geldi pat diye girdi içeri. Mühendisti. Fahişelik yaptığını öğrenince çok panik yapmıştım, düzenli sıradan bi hayatı olmasını, aşık olduğunu söyleyen bu adamla evlenmesini çok istemiştim. Ama olmadı, anlaşamamışlar, ne yaşadılar bilmiyorum ama, kızım epey üzüldü, biliyorum.

Eski sevgililer böyledir, pat diye birinin hayatından çıkabileceğini ve istediği zaman girebileceğini zannederler. Sanırsın ki hatasını anladı, sana geldi... Hayır, muhtemelen boşlukta / boşta kalmıştır, seni teselli ediyor gibi görünürken erkekliğini okşar, tekrar güç toplar. En kısa zamanda da geri gider.

Erkekler böyledir.



2 yorum:

  1. "Hayır, muhtemelen boşlukta / boşta kalmıştır, seni teselli ediyor gibi görünürken erkekliğini okşar, tekrar güç toplar..."
    bunu yapabilecek ya da yapan kadınlar yok mu?

    YanıtlaSil